Depresyonu olan hamilelerde uygulanması ile ilgili ilk olgu araştırması Nahas ve arkadaşları tarafından yapılmıştır. Otuzaltı yaşında ikinci trimestırda anksiyete’ li hamileye TMS tedavisi uygulanmıştır.
Depresyonu olan hamilelerde uygulanması ile ilgili ilk olgu araştırması Nahas ve arkadaşları tarafından yapılmıştır. Otuzaltı yaşında ikinci trimestırda anksiyete’ li hamileye TMS tedavisi uygulanmıştır. Uygulama sırasında kan basıncı, kalp hızı, oksijen satürasyonu açılarından anormallik saptanmamıştır. Hastalıkta iyileşme olmuş, bebek sağlıklı ve zamanında doğmuştur (Nahas ve ark. 1999). Benzer başka bir araştırmada, Zhang ve arkadaşları (2009), depresyonu olan hamileliğin erken aşamalarında TMS uygulanan 3 kadını incelemişlerdir. Tekniğin uygulanışı ile ilgili ayrıntılı bilgi verilmese de fetüse bir zarar saptamadıklarından gebe depresyonunda iyi bir tedavi seçeneği olabileceğini vurgulamışlardır.
Kim ve arkadaşları (2010), 2-3. trimestırda depresyonu olan 10 kadına 20 seans TMS uygulamışlar. %70 oranında tedaviye yanıt tespit etmişlerdir. Hamile ve fetüste önemli bir yan etki saptanmamıştır. Orta derecede baş ağrısı %40 olarak en yaygın görülen yan etki olmuştur.
Antidepresan tedavi almak istemeyen gebe kadınlarda TMS’nin umut verici bir tedavi seçeneği olabileceği belirtilmiş. Geniş bir örneklemde yapılan çalışmada depresyonu olan gebe kadınların en çok kabul ettiği tedavi seçeneği psikoterapi olarak saptanmıştır. (Kim ve ark. 2011).
Retrospektif desenli bir başka çalışmada ise majör depresif bozukluk tanısı olan 30 hamilede ortalama 18 seans TMS uygulanmış ve olguların %41,4’ünde tedaviye yanıt, %20,7’sinde ise remisyon izlenmiştir. Bu çalışmada da doğum komplikasyonu ya da konjenital anomali bildirilmemiştir (Sayar ve ark. 2014).